13 Ekim 2008 Pazartesi
M.Ayurveda Ne Demektir,Amacı Nedir?
M. Ayurveda Ne Demektir, Amacı Nedir?
Şu an yeni bir tıp dalı olarak bilinen Ayurveda, aslında binlerce yıl öncesine dayanan Hindistan kökenli en eski tıp sistemlerinden biridir. Ancak başta Amerika'lılar olmak üzere batılılarca tekrar gözden geçirilmiş ve modernize edilmiştir. 1990 yılı Ocak ayında, dünyada birçok ülkenin bir referans merkezi olarak kabul ettiği Amerikan Konseyi'nce, legal, tavsiye edilecek bir tıp dalı olarak kabul edilmiştir.
Günümüzde Ayurveda'nın popülerlik kazanması, Ayurveda adı altında eksik ve hatalı uygulamaların yapılmasına da yol açmaktadır. Örneğin, tuzlu su içirip kusturmak gibi. Benim uygulamakta olduğum Ayurveda ise, Maharishi Mahesh Yogi'nin önderliğinde modernize edilmiş, bilimsel olan ve sadece tıp doktorlarına öğretilen Ayurveda'dır.
Kelime anlamı olarak (Ayur) yaşam ve (Veda) bilgi, yani yaşam bilgisi demektir. Amaçları hayatı uzatmak, mükemmel sağlığı yaratmak ve hastalıkları, bozuklukları vücuttan uzaklaştırmaktır. Ayurveda'nın esas önemli noktalarından biri de insanı, beden ve zihinle bir bütün olarak görmesidir. Ve onun tüm unsurlarını bir arada uyumlu ve dengede tutmaya çalışmasıdır. Nasıl oluyor da zihin ve beden birbiriyle ilgili oluyor? Geçtiğimiz yıllarda fizikte kabul edilen Quantum teorisine göre, moleküller ve atomdan öte, bir de maddenin quantum düzeyi vardır. Bir quanta, bilinen en küçük atomdan 10-100 milyon kez daha küçüktür. Bu düzeyde enerji ve madde birbirine dönüşebilir bir halde durmaktadırlar. Bu quantalar gözle görülmeyecek titreşimlerden oluşurlar ve adeta bir fizik oluşum için şekillenmeyi beklerler. İnsanda da aynı olay geçerlidir. Önce görülmeyen titreşimler quantum dalgalanmalarına, o da enerji uyarılarına ve o da maddeciklere, düşünceye, DNA'ya, ağrıya, dokulara, hücreye, herşeye dönüşür. İşte Ayurveda bu düzeyden, zihin ve beden düzeyinden sağlığa bakar.
Bu sistemin en önemli noktalarından biri de, sağlığı korumanın, tedavi etmekten daha önemli olduğudur. Yapılan patolojik araştırmalar göstermiştir ki, örneğin 40 yaşında bir erkekte oluşan kalp enfarktüsü, koroner damarda tıkanma gibi semptomlarla kendini belli edip, doktora gidince ortaya çıkmaktadır. Oysa daha 20 yaşında bu kişinin damarlarında ileride kalp enfarktüsüne dönüşebilecek ve damar tıkanmasına yol açacak yağ taslakları patolojik olarak saptanmıştır. İşte bu düzeyde olaya müdahale edilirse, herşey çok daha basit ve kolay olur. Çünkü hangi doşha tipindeki kimsede ne tür hastalıklara eğilim olduğu bellidir.
Nedir bu Doşha'lar? Doşha'lar, Ayurveda'da çok önemli bir nokta, bireysel psiko-biyokimyasal özellikler grubu ve kişiye özgü beden tipleridir. Her insanda egemen olan bir, bazen iki, hatta ender olarak üç doşha vardır. Bu doşha'lar kişiye bütün önemli özelliklerini verirler, böylece hiç kimse bir diğerinin aynı olmaz. Eğer bu doşha'lar dengeden çıkar, artar veya azalırsa hastalıkların yolu açılmış olur.
Mükemmel bir sağlık için kişinin kendi beden tipini, yani doşha tipini bilmesi çok önemlidir. Nedeni de bir beden tipi için iyi olabilecek bir yiyecek bazılarımız için bir olay olabilir. İşte bu yüzden bazılarımız yazı sever, bazılarımız kışı; kimimize dondurma zevkli gelir, kimimize ise dokunur. Bazen canımız çorba ister, bazen de tost. Nasıl oluyor bu olay? Bir bardak sütte, kim içerse içsin, 120 cal. vardır. Ama bazılarımız onu içerse yağ depolar, bazılarımızda enerjiye dönüşür. Bazıları ise kemikte Ca++ depolar, bazısı idrarla dışarı atar, bazıları ise böbrek taşına dönüştürür, üstelik aynı kalsiyumu. Doşha tipimizi bilmek, kendimizi anlamak, aynı maddelere neden farklı cevaplar verildiğini kavramak için bu nedenle önemlidir. Ayrıca modern tıpta hastalık oluştuktan sonra çoğu zaman belirtiler ortaya çıkmaktadır. (Tıkanan damar örneğindeki gibi). Ve o zaman kişi sağlığına dikkat etmektedir. Oysa kendi tipimize göre uygun beslenme ve davranışlarda bulunmak, temelden bir korunma ve hastalık semptomları oluşmadan kolay bir tedavi olanağı sağlamaktadır. Oysa tüm semptomlar oluştuktan sonra tedavi olanakları çok kısıtlı kalabilir. Bir diğer nokta da, bir beden tipi her hastalığa yatkın değildir. Bazı hastalıklar ise kolay oluşmaktadır. Bir üçüncü nokta da, tedavide beden tipini bilmenin önemli oluşudur. Çoğumuz biliriz ki aspirin herkesin ağrısını kesmez veya midesi ağrıyan her kişiye antiasit verilirse bir gruba iyi gelirken, diğerine pek yararı olmaz. Başlıca üç grup doşha vardır. Vata, Pitta, Kapha. Bu doşha'lar temel olarak beş elementten boşluk, hava, su ateş ve topraktan oluşurlar.
1. Doşha Vata'dır. (Boşluk ve havadan oluşur) Özellikleri, değişken, kuru, hafif, soğuk, küçük, hareketli, sert ve diğer doşha'lara liderlik etmesidir. Vücutta enerji ve hareketi sağlar, sinir sistemini çalıştırır. Konuşma, duyu organları ve hareket organları, nefes alıp vermek, bağırsak ve idrar yolu hareketleri hep bu doşha'ca yönetilir. Anormal çalıştığında, arttığında, sinirlilik, gerginlik, uykusuzluk, dinlememe, kuruluk, kabızlık, ağrı, endişe, gaz, üşüme, kasların seyirmesi gibi durumlar olur. Örneğin soğuk ve rüzgarlı hava, gaz.
2. Doşha Pitta'dır. (Ateş ve nemlilikten oluşur) Özellikleri, sıcak, keskin, hafif yağlı, hafif sıvı, asidik, acı, ekşi, kokulu, bağırsakları boşaltıcı etkisi vardır. İştah, susuzluk hissi, ısı dengesi, görme, cilt rengi ve yapısı. Bu doşha dengede olmazsa aşırı sıcaklık hissi, cilt problemleri, ülser, görme problemleri, kötü koku, kızgınlık, aşırı acıkma, susama, yüzde kızarıklık, terleme oluşur.
3. Doşha Kapha'dır. (Su ve topraktan oluşur) Özellikleri, yağlı, soğuk, ağır, yumuşak, parlak, sağlam ve tatlılıktır. Vücuda kuvvet ve destek verir, cesaret verir, bağışlama, iyileşme gücü verir. Anormal, fonksiyonlarda ağırlık, şişmanlık, aşırı yavaşlık, donukluk, depresyon, alerji, kaşıntı, aşırı uyku verir./Dr. Ender Saraç/
Etiketler:
Ayurveda,
Ender Saraç,
sağlık sorunları,
sağlıklı yaşam,
şifalı bitkiler
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder